PALABIYIK AİLESİ, PORSUK ÇAYI’NDAN, BULANCAK İSKELESİ’NE

Eskişehir denince akla ilk gelen Porsuk Çayı olur. Sakarya Irmağının en uzun kolu olan ve Eskişehir’in tam da ortasından geçen Porsuk, halk arasında Adalar ve Köprübaşı olarak da biliniyor ve bu şekilde isimlendiriliyor. Porsuk Çayı için birçok kaynak “Türkiye’nin Venedik’i” benzetmesi yapıyor.

Eskişehir den Ordu Ünye ilçesine cemiyet mirasımı için gelen PALABIYIK ailesi bu ziyaret fırsat dönüştürerek Karadeniz gezisi düzenledi. Ordu Ünye den Giresun Kalesi için yola çıkan aile Bulancak İskelesi’nde mola verdikleri objektiflerimize yansıdı. Bir zamanlar Türkiye nin en uzun iskele olma özelliğini taşıyan ve ilçe halkının her gün mutlaka Bulancak iskelesine tur attığı bir zaman diliminde bulancakhaber.net ve TRT Bulancak Temsilcisi Mehmet Yaşar ve kızı Lidya Yaşar Eskişehirli PALABIYIK ailesi ile tanıştı. PALABIYIK ailesine mini bir rehberlik yapan Yaşar, PALABIYIK ailesine ilçede ve bölgemizde balık nerede yenir hakkında bilgi verdi. Ayrıca Bulancak İskelesi hakkında gönüllü rehberlik bilgilendirmesi yapan Yaşar, karşılıklı sohbette ettiler. Yaşar, “sizin PORSUK ÇAYI’nız varsa bizim de BULANCAK İSKELESİ’miz var” dedi.

Bulancak İskelesi’nde balık tutanlarla sohbet eden ve iskelenin tarihçesini Yaşar’ın atlattıklarıyla bilgilenen PALABIYIK ailesi karşılıklı telefonları alarak bu tanışıklığın devam etmesini istedi. Günün anlam ve önemine binaen fotoğraf çektirdiler.

Öte yandan Mehmet Yaşar, her zaman ve her platformda Bulancak İskelesi’nin tarihçesinin mutlaka İskelenin girişine asılması, yazılması gerektiğini bir kez daha yetkililere bu vesile ile seslendi.

 BULANCAK İSKELESİ’NİN TARİHİ

Bulancak İskelesi, 7 Mayıs 1953 tarihinde temeli atılan ve 272 metre uzunluğuyla, Türkiye’de dönemin en uzun iskelesidir. Bulancak Kültürü’nde istisna bir yere sahip olan Bulancak İskelesi’nin tarihçesi de bir o kadar ilginçtir.

Demokrat Parti Bulancak İlçe Teşkilatı`nın kurucuları arasında yer alan Merhum Osman Yaşar, Bulancak İskelesi`nin yapılmasına neden olan olayı bizzat tanığı olarak şöyle anlatır; “1946 yılı Şubat ayında teşkilatın açılışını yapmak üzere, Demokrat Parti Genel Başkanı Celal Bayar ilçeyi ziyarete gelir. Vapurla yola çıkan ve 2 Şubat 1946 gecesi saat 02.00 civarında Bulancak açıklarına gelen Bayar ve beraberindeki heyeti almak üzerine kayıklarla vapura yaklaştık. Eski tahta iskele kısa ve deniz sığ olduğu için vapur iskele ’ye yanaşamamaktadır. Yük ve yolcular Bulancak açıklarına yanaşan gemi ve vapurlardan kayıklarla tahta iskeleye taşınırdı.

Genel Başkan Celal Bayar ve Yönetim Kurulu üyesi İbrahim Çehreli`yi kayığımıza aldık. Sahile yaklaşık 100 metre kala kayığımız alabora oldu ve hep beraber denize döküldük. Bulancak`taki tahta iskelede mısır boşaltan Kahraman Kaptan’ın motoru hemen yardımımıza geldi. Ben o tarihte genç olduğum ve iyi yüzme bildiğim için Genel Başkanımız Bayar ve Çehreli`yi su yüzeyinde tuttum. Yardıma gelen motordan atılan halatlara tutunarak, motora çıktık. Kahraman kaptan bizi kıyıya çıkarttı. Kahraman Kaptan, daha sonra motorla vapurda bulunan eşyaları bize getirdi.

Parti binamızın lokalinde yanan sobalar karşısında hep beraber ısınarak çay içtik. Sohbet sırasında Celal Bayar`a, ilçede iskele olmadığı için vatandaşların, motorlarla getirilen mısırları almak için gece kıyıda kumlara yatarak dalgaların geçmesini beklediğini anlattık. Kendisinden acil bir iskele yapılmasını istedik. Celal Bayar da, partinin iktidara gelmesi halinde iskelenin yapılacağını kesin olarak söz vermişti.

Demokrat Parti`nin iktidara gelmesiyle, 1951 yılında dönemin Bayındırlık Bakanı olan Kemal Zeytinoğlu, ekibiyle Bulancak`a gelerek iskele yapımı için plan ve proje hazırlattı. İncelemelerin ardından kısa sürede ihaleye çıkılarak, 7 Mayıs 1953 tarihinde temeli atılan Bulancak İskelesi, her biri 30 metreden 9 bada (kısım) olmak üzere toplam 272 metre uzunluğunda inşa edildi.”

Bulancak’ın sembolü ve Bulancak Kültürü’nün en önemli parçalarından biri olan Bulancak İskelesi, Karadeniz Duble sahil yolunun geçmesi sebebiyle, 4 Kasım 2000 tarihinde 125 metresi yıkılarak yolun altında kalmıştır. Birkaç yıl önce 29 metre uzatma ve yine batı tarafından 7 metre genişliğinde 30 metrelik eklemeyle bugünkü görünümüne kavuşmuştur.

Bugünkü İskele’den bir önceki Tahta İskele,1927 yılında Fazıl Bey`in (Fazıl Ali Karaibrahim) Belediye Başkanlığı döneminde yapılmış. Ahşap malzeme ile yapılan İskele 75 metre uzunluğundaydı.

Kaynak: https://www.facebook.com/bulancakkulturu/posts/1213286625393278/